Merhaba güzel Aydın ve güzel insanları. Temmuz ayına merhaba dedik. Yılın yedinci ayı, 2019’u yarıladık ve bitişe doğru gidiyoruz. Bir gün anlar mıyız bilmiyorum ama en değerli olgu zaman olsa gerek. 2000’lerde yaşamımıza giren mobil iletişimden daha fazlası olan akıllı telefonlar sonrası zaman kavramı tamamen anlamsız bir hal aldı. Vakit geçirmek için sosyal medyada gezen bir millet olduk çıktık. Biz gezineduralım siyasi coğrafyamız ve dünya durduğu yerde durmadan hızla kaos ve kargaşaya doğru yol olmaktadır. Bu kriz ortamı ülkemizi olduğu gibi evimizde mutfağımıza etki edecek kadar önemlidir.
***
Temmuz ayının ülkemiz ve dünya gündemi için önemi benim penceremden 20 Temmuz Mutlu Barış Harekâtı ve 15 Temmuz FETÖ darbe girişimidir.
20 Temmuz 1974
Kıbrıs Türklerinin 20 Temmuz sabahı Rum EOKA terör örgütüne karşı verdikleri anlamlı mücadeleyi Mehmetçik desteği ve askeri çıkarmasıyla zafere taşındığı gündür. Rum çeteleri ve kilise kontrolündeki terör örgütü EOKA, Kıbrıs Türklerinin canına, malına ve namusuna yönelik birçok silahlı eylem yapmıştır. Bu eylemlere karşı Kıbrıs Türklerinin kurduğu Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT)’nın kahraman isimsiz üyeleri canları pahasına vatanlarını namuslarını korumak için Rum çetelere karşılık vermiştir. 20 Temmuz sonrası Kıbrıs Türk Federe Devleti kurulmuştur (KTFD, 1975-1983). Sonrasında Kıbrıs Türklerinin şu anki siyasi kimliği olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) 15 Kasım 1983’te rahmetli kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş tarafından ilan edilmiştir. 20 Temmuz 1974’te son bulan silahlı mücadele ve savaş ortamı günümüzde halen daha diplomasi metoduyla devam etmektedir. Doğu Akdeniz’in en önemli adası olan Kıbrıs’ta KKTC olarak siyasi varlık gösteren soydaşlarımız Kıbrıs Türkleri bugün de izolasyonlara karşı diplomasi savaşı vermektedirler.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY)’yle Birleşmiş Milletler (BM)’in kontrolünde çözüm adı altında Kıbrıs Türklerinin gasp edilen haklarının geri alınması ve BM’nin resmi olarak tanıdığı bir devlet olma mücadelesi devam etmektedir.
KKTC ve GKRY arası süren müzakere sürecinde KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın ‘çözüm sonrası ortak zenginliğimiz’ olarak betimlediği hidrokarbon yataklarının tespiti ve sondaj çalışması Kıbrıs Türkü ve Türkiye yok sayılarak Rum yönetimi tarafından tek taraflı tespit ve sondaj yapılmak istenmektedir.
Dün olduğu gibi bugün de Kıbrıs adasına garantör ülke sıfatı ile Cumhuriyet Türkiye’si her türlü müdahale ve söz hakkına sahiptir. Uluslararası hukukun verdiği yetki ve sorumlulukla Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adına KKTC ve Türkiye karasularında hidrokarbon tespiti ve sondaj çalışmaları yapmaktadır.
Yakinen takip edilmesi gereken en önemli dış politika konularımızdan bir tanesi de Doğu Akdeniz enerji yatakları tespiti işletilmesi ve nakili konusudur. 1974 öncesi Kıbrıs adasındaki varlık mücadelesi günümüzde Rum Yönetiminin ortak olduğu devletler, küresel ölçekli enerji firmaları ve Türkiye arasında sürmektedir. KKTC ve Türkiye ‘iki devlet bir millet’ mantığı ve devlet aklı millet menfaati fikrinden çıkmadan içerisinde bulunduğu enerji savasından da zaferle çıkacaktır. 20 Temmuz Mutlu Barış Harekâtı esnasında ve öncesi şehit olan TMT üyeleri ve Mehmetçiklerimize Allah’tan rahmet dilerim. Sonsuza kadar var ol Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.
15 Temmuz
Temmuz ayının ikinci önemli konusu da Cumhuriyet tarihimizin en büyük ihanet projesi olan FETÖ ve üyelerinin darbe girişimi olmuştur. Küresel ihanet ve istihbarat şebekesi FETÖ ve silahlı üyelerinin işgal ve darbe girişimi necip milletimizin anlamlı mücadelesi ve devletimizin mukavemetiyle bertaraf edilmiştir. Yüzyılın ihanet şebekesi FETÖ başta Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ve devlet erkanımızın canına kast etmek istemiştir. Yüzyılın ihanetinin yıl dönümünde FETÖ üyelerinin adalet önünde ağır cezalar alması yüreğimize su serpmektedir. Lakin ihanet ve terör örgütü faaliyetlerine halen daha devam etmektedir. Devlet erkanı ve siyaset kurumunun üyeleri su uyur düşman uyumaz felsefesiyle yüzyılın ihanet örgütü FETÖ’ya karşı her an tetikte ve kontrolde olmalıdırlar. Mısır’ın ilk demokratik yollarla seçilmiş Cumhurbaşkanı rahmetli Muhammed Mursi’nin hazin hikayesi Sisi’yi göreve getirmesi ve sonrasında Sisi tarafından darbeyle görevinden alınıp zindana atılması süreci siyaset kurumundaki ana aktörlerin kulağında küpe olmalıdır. Göz göre göre ihanetin en güncel örneği ve sonucudur.
15 Temmuz’da devleti ve milleti için canını hiçe sayan kahraman şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarım. Var olsunlar.
Kitap: Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT)’nın konu edildiği TMT kurucularından 1958 yılında dönemin Özel Harp Dairesi Başkanı Daniş Karabalen Paşanın yardımcısı Rahmetli Albay İsmail Tansu’nın yazdığı “Aslında hiç kimse uyumuyordu” isimli eseri okumanızı tavsiye ediyorum.