Yine bir yılı bitiriyoruz. Koskoca 12 ay, 52 hafta, 365 gün, 8760 saat…
1 Ocak sabahı uyandığımızda ‘koskoca bir yıl’ diyoruz değil mi? O koskoca yılın son ayında, 2018’in son merhabası ile yılı bitiriyoruz.
Aralık ve Ocak ayları sonun başlangıcı, yeninin ilkidir. Yeniye başlamayı hepimiz severiz. Yeni sözcüğü bile cezbeder hepimizi, ama sonu üzer. Sanki bir ayrılıktır, vedadır, hüzündür son.
Fakat sonlar olmasa ilkler de olmaz, unutmayın.
Belki de dünyanın yaratıcısı ve sahibi bize 12 ayı vererek yenilenmemizi, tazelenmemizi ve her şeyin daha iyisi, daha güzelini yapmamızı istemiş olabilir. Onun içindir yeni başlangıçlar ve yeni yıllar.
Tabi bu bir bakıştır. Hepimizin farklıdır sonları ve ilkleri.
Yılın son ayı Aralık, hoş gelsin hanemize ve gönlümüze. Benim için yeni bir takvim yılına geçiş zamanıdır Aralık.
2019 ve sonrası yılların planlanması; mevcut durumun değerlendirilmesi, kısa, orta ve uzun vadeli planların yazılıp çizilmesi; yeni hayallerin kurulması zamanıdır yılın son ayı.
Geçmiş olan bir takvim yılının bireysel yaşamımı etkileyen ve ülkemizin düzenini etkileyen siyasi ve sosyolojik olayların değerlendirilme zamanıdır.
Kış uykusundaki ayı misali “Hiçbir şey yapmam bu ay. Karar almam, keskin olmam, çok da konuşmam.” gibi fazla uç söylemlerden kaçınırım.
Bu ay sadece Alak Suresi’nin 1. Ayetindeki gibi, “Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı ‘alak’tan yarattı.” Okurum. Bu ay doğayı, kuşları, çiçekleri, yaşanmışlıkları yüzlerine çizgiler halinde vuran bireyleri okurum…
Gözlerindeki manayı, hüznü, aşkı, ihtirasları, kini ve nefreti… Sonra da düşünürüm.
Gerek var mı bu kadar yoğun duygulara? Sonra da Ankubet Suresinin 64. ayetini okur ve düşünürüm. Der ki ayette: “Bu dünya hayatı ancak bir eğlenceden ve oyundan ibarettir. Ahiret yurduna gelince, işte gerçek hayat odur. Keşke bilselerdi.”.
Aralık yeni ile eski arasındaki araftır. Aralık ayını iyi değerlendirin, çok güzel bir aydır. 2018’in güzelliklerini anı defterinizi etkileyeceğiniz son takvim zamanıdır.
Minimalizim
Yaşamda ve hayatta sadelik. Ne kadar az, o kadar çok mottosu olan, her şeyin sadesine değer veren ve amacı olmayan her şeyi yaşamdan uzaklaştırmak olarak tanımlayabiliriz minimalizmi.
2019 yılında her şeyin sadesini, amaca hizmet eden objeleri tercih etmeyi düşünseniz nasıl olur? Evinizde kullanmadığınız materyalleri temiz bir şekilde kullanacak olan bireylere ulaştırsak?
Giymediğiniz ama yer kaplayan “Acaba çizgilisini de mi alsaydım? Ya da mavi değil de beyaz olanı seçseydim.” diyerek zihnimizi yoran, özünde hiç kullanmadığımız yayıntı tabir edilen nesneleri azaltsak, fosfor tüketen beynimizi daha az yormuş olmaz mıyız?
Facebook kurucusu Mark Zuckerberg’in sade bir tişörtle, düz renk bir pantolonla ve terlikle yaşamı çok mu kötü sizce?
Ya da Apple CEO’su Tim Cook ve vefat eden kurucusu Steve Jops, sade ve düz renk bir gömlek tek renk bir pantolon…
Bizden çok gerideler değil mi? Bir iki parça sadece amaca hizmet eden materyallerle yaşıyorlar.
Biz ise hep tüketiyoruz. Küresel sermayeye hizmet eden, sınıfı ve kalitesi alınan ürünlerin değeri ile ölçülen küresel imparatorluğun diplomalı, statüsü olan, güzel giyinen köleleri miyiz?
Ya da onların ürettikleri cihaz ve platformlarla yaşayan, aldığı ‘like’larla mutlu olan insan topluluğuyuz…
Benim fikrim kullanmayacağınız her şeyi, kullanmaya ihtiyacı olan kişilerle paylaşınız, az öz olan zihnimize ve benliğimize psikolojik zararlar vermeyen yaşamımızı konforlu ve sağlıklı geçirmemizi sağlayanlarla yetinelim…
Adı minimalizim olur veyahut başka bir tanım…
“Sade ve öz olan her zaman güzeldir.” düşüncesi doğru diye düşünüyorum.
2018’in son yazısında 2019 için önerim: “Sade, rahat ve öz bir yaşam.”
Seneye görüşmek üzere…
Kitap: 2018 yılında önerdiğimi kitap listem:
Ocak: Zbingniew Brzezinsk “Amerika ve Dünya”
Şubat: Hüseyin Nihal Atsız “Bozkurtların Dirilişi”
Mart: Prof. Dr. Deniz Ülkearıboğan “Büyük Resmi Görmek”
Nisan: Deniz Bölükbaşı “1 Mart Vakası”
Mayıs: İbrahim Kalın “Ben, Öteki ve Ötesi”
Haziran: Yusuf Has Hacip “Kutadgu Bilig”
Temmuz: John Perkins “Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları”
Ağustos: Mohandas K. GANDHİ “Bir Özyaşam Öyküsü: Hakikatin Peşinde Başımdan Geçenler”
Eylül: John Perkins “Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları” (tekrar)
Ekim, Kasım: ‘’Evliya Celebi ve Seyahatnamesi’’
Aralık ayı için: Amerikan RAND Corparation düşünce kuruluşunun daimî politik danışmanı, ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı eski Başkan Yardımcısı ve Türkiye Masası şefi Graham E. Fuller’in “Siyasal İslam’ın geleceği” adlı eserini okumanızı tavsiye ederim.