Atina DC aklı Yunanistan, 1960’lardan beri Lozan’ın yanı sıra 1947 Paris Antlaşması’na da aykırı bir biçimde bu anlaşmalarda yer alan 23 adadan 16’sını silahlandırmıştır. Ege’de barış ve huzuru bozan, savaş ve kaos ortamının tesis etmek isteyen Yunanistan, Türkiye ve Türk düşmanlığını arttırarak devam etmektedir. Son günlerdeki en cahilce hareketi, Midilli ve Sisam adasına Amerikan menşeili zırhlı araçlarını intikal ettirmek olmuştur.
***
Yunanistan, silahsız olması gereken Ege adalarından “Semadirek, Limni, Midilli, Sakız, İpsara, Sisam, Ahikerya, Batnoz, İleriye, Kelemez, İstanköy, İleki, Kerpe, Sömbeki, Rodos ve Meis’i silahlandırmıştır. Midilli adası, Yunanistan ana karasına 218 km uzaklıktadır ve nüfusu 114 bin civarındadır. Yunanistan geçtiğimiz hafta Midilli adasına 23 adet Amerikan menşeili zırhlı askerî araç çıkarmıştır. Aynı şekilde Sisam adası Yunanistan’a 140 km uzaklıktadır. Adanın nüfusu 32 bin civarındadır. Yunanistan geçtiğimiz hafta Midilli adası gibi Sisam adasına da 13 adet Amerikan zırhlısını çıkarmıştır.
***
Yunanistan’ın yaptığı bu hukuksuz silahlanma çalışmasını Ege Deniz’inde görev uçuşu yapan Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait insansız hava araçları (İHA) canlı olarak tespit etmiştir. İHA’nın tespitinde Gayri Askeri Statüsündeki Adalar (GASA) Midilli ve Sisam’da, ABD tarafından hibe edilen zırhlı askeri araçlar görünmektedir. Yunanistan, bir nevi son yaptığı silahsız olması gereken adaları silahlandırma hamlesinde suçüstü olmuştur.
***
Türkiye konunun birinci muhatabı Yunanistan ve askeri araçların menşei Amerika olduğu için Yunanistan ve Amerika’ya protesto notasını vermiştir. Yunanistan’ın Ankara Büyükelçisi Christodoulos Lazaris’ten “adalardaki ihlallere son verilmesi ve gayri askeri statüyü ihya etmesi” istenmiştir. Amerika’dansa “Doğu Ege adalarının statüsüne riayet etmesini ve silahların statünün ihlali için kullanılmaması konusunda tedbir alması” istenmiştir. Türkiye, Yunanistan’ın yaptığı hukuksuz silahlanmaya karşı diplomasi diliyle gereken cevabı vermiştir.
***
Türkiye 18 Eylül ve 21 Eylül’de yaşanan bu olayları İHA marifetiyle canlı takip etmiş ve istihbaratı yapmıştır. Yunan siyaset kurumu şunu iyi bilmelidir ki, Midilli ve Sakız’daki askeri üslerin yerleri tespitli, asker sayıları belli, araçların marka model bilgisi dahi Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından bilinmektedir. Rus – Ukrayna savaşı sonrası yaşanan gıda krizi ve doğal gaz krizi döneminde Türkiye bölgesinde ve Avrupa’da insanlığı üzecek faaliyet yapmak istememektedir. Türk siyaset kurumu tarihten aldığı güçle isterse silahsız olması gereken Ege adalarına askeri faaliyet yapabilecek güç ve kudrete sahiptir. Yunanistan siyaset kurumu şunu iyi düşünmelidir: Türkiye verdiği nota sonrası planladığı süre içerisinde Ege illerini ve Trakya’ya komando tugaylarından asker sevk etse, Yunanistan sınırına zırhlı birliklerini konuşlandırsa ve sonrasında Midilli ve Sisam’da İHA’ların tespit ettiği noktalara SİHA marifetiyle ateş altına alsa, kazanan kim olacak?
