Biri tarihten bugüne Avrupa’nın şımarık çocuğu Yunanistan, diğeri kadim bir medeniyete ev sahibi topraklarda cunta yönetimini tahsis eden Mısır siyaset kurumu ve darbecileri. Mısır ve Yunanistan son günlerdeki hayalleriyle Doğu Akdeniz siyasetinde varlık gösterme hevesindeler. Hayalperest ikili akıl ve mantıktan uzak imzaladıklarını belirttikleri sözde deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasıyla mavi vatanda bir orta oyun daha oynamaktadırlar.
***
Bu oyun öncesi Yunanistan’ın şımarık tarih ve uluslararası deniz hukuku bilmez siyasi iradesi, Doğu Akdeniz’de Türkiye karşıtlığı için Avrupa ülkelerinde çeşitli ziyaretler yaptı. Almanya ziyareti sonrası Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı Almanya Şansölyesi Markel arayarak Yunanistan için talepte bulundu. Cumhuriyet Türkiyesi kadim devlet olmanın getirdiği akılla Doğu Akdeniz siyasetinde masada da sorunlar çözülebilir mantığına sadık kalarak Oruç Reis gemisini Antalya limanına demirletti. Bu sağduyu ve çözüm üzerine atılan adım sonrası Yunanistan sözüne sadık kalmayarak Mısır’la sözüm ona deniz yetki anlaşması imzaladı.
***
Geçtiğimiz yazılarda da belirttiğim gibi Türkiye Cumhuriyeti devleti ve siyasi iradesi, Doğu Akdeniz siyasetinde kendisi ve Kıbrıs Türklerinin hak ve menfaatine savunacağını defalarca belirtti. Bu sebeple de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ‘Yunanistan ile Mısır arasında imzalanan anlaşmanın hem Türkiye’nin hem de Libya’nın kıta sahanlığını ve haklarını ihlal ettiğini hem de hükümsüz olduğunu’ açıklamıştır.
***
Yunanistan ve Mısır’ın akıl ve mantıktan uzak bu ortaoyunu sonrası Türkiye, Oruç Reis gemisi için NAVTEX ilan etti. 23 Ağustos tarihine kadar Oruç Reis, Meis adası çevresinde faaliyetlerini yürütecektir. Enerji Bakanı Fatih Dönmez, bahse konu kararı “MTA Oruç Reis sismik araştırma gemimiz, Akdeniz’deki yeni görevi için Antalya’dan demir alarak çalışma yapacağı alana ulaştı. Türkiye’nin enerji bağımsızlığı için Akdeniz’de ve Karadeniz’deki çalışmalarımız aralıksız devam edecek. 83 milyon arkanda Oruç Reis. Rast gele!” Twitter paylaşımıyla duyurdu.
***
Türkiye Doğu Akdeniz’de dış politikası, enerji politikası ve askeri varlığıyla ortak devlet ve millet aklıyla hareket etmektedir. Bu sebeple de Doğu Akdeniz’e komşu ülkelere ve yancılarına mesaj niteliğinde Deniz Kuvvetleri gerçek mermi atımıyla ‘Mavi Vatan’da irade beyanını somut bir şekilde tatbikat yaparak gösterecektir. Ortadoğu siyaseti, Doğu Akdeniz de varlığı, Kıbrıs sorununda ortaya koyduğu tavır ve duruşla Türk Dış Politikası dün olduğu gibi bugün de tarihsel bağları ve uluslararası hukuktan aldığı yetkiyle Kıbrıs Türklerini ve kendi menfaatini sonuna kadar savunacaktır. 10 Ağustos 1920 tarihinde Sevr Anlaşması imzalanmıştır. Sevr’in 100. yılında 10 Ağustos 2020’de Türk devleti Akdeniz sularında Oruç Reis ve Türk Donanmasıyla Sevr’in tarafları ve II. Cihan Savaşı galip devletlerine çok açık bir mesaj vermektedir. Akdeniz’in paydaşları ve yancıları tarihi ve güncel siyaseti doğru okumalıdırlar. Bu irade göz önüne alınarak Doğu Akdeniz’den hak talep eden paydaşlar ve siyaset kurumları, Cumhuriyet Türkiyesinin kararlı irade beyanının farkında olarak siyasetlerini yürütmeleri ortak akıla hizmet edecektir.