Coğrafi konumu itibariyle Türkiye, Asya ile Avrupa arasındaki köprü konumunda yer alır ve bu nedenle de Doğu ve Batı arasında stratejik bir noktadadır. Ayrıca Karadeniz, Akdeniz ve Ege Denizi gibi önemli deniz yolu rotalarının kesiştiği alan Türkiye kontrolündedir. Türkiye’nin kara ve deniz komşuları Rusya, İran, Irak, Suriye, Yunanistan, Bulgaristan, Ermenistan, Gürcistan, Kıbrıs, İsrail, Lübnan, Filistin, Mısır, Libya ve Ukrayna’dır. Komşuların bazılarıyla kara sınır geçişi olmasa da tarihsel bağa dayanan iletişimi ve hukuku vardır. Bu durum, Türkiye’nin dış politikasını şekillendiren ana faktörlerden birisidir. Türkiye, yaklaşık 85 milyonluk bir nüfusa sahiptir ve bu da onu Avrupa ve Ortadoğu’nun en kalabalık ülkelerinden biri yapar. Türkiye, dünyanın en büyük ekonomilerinden biridir ve Avrupa Birliği’nin en büyük ticaret ortaklarındandır. Ayrıca enerji kaynaklarına sahip olması, Türkiye’yi bölgenin önemli bir enerji merkezi haline getirir. Türkiye, NATO üyesidir ve Orta Doğu’da ve Kafkasya’da istikrarı sağlamak için bir dizi diplomatik çabaya katılmakta, İsrail ve Arap ülkeleri arasında arabuluculuk yapma girişimleri de dahil olmak üzere birçok uluslararası rolü bulunmaktadır. Tüm bu faktörler, Türkiye’nin bölgesindeki siyasi, stratejik ve ekonomik önemini belirlemektedir.
***
Türk siyaset kurumu bu önemin bilincindedir. Bu sebeple de Türk devlet aklı ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ (CHS) yönetim şeklini coğrafya için uyarlamış ve hayata geçirmiştir. CHS ilk beş yılını tamamlamıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde Cumhur İttifakı ve üyeleri ikinci beş yıl için Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanlığında seçimin galibi olarak hem kendilerini hem de CHS’ini onaylatmışlardır. Türk siyaset kurumunu anlamak için olaylara ve kişilere Ankara ve İstanbul ile bakmak körlükten beterdir. Türk siyaset kurumu ve Türk devletini anlamak için Ankara merkezli bir bakışla yukarıdaki anlam çerçevesinde siyaset kurumu ve coğrafyayı okumak gerekmektedir. Türkiye Asya’dan Afrika’ya Batı Trakya’dan Filistin’e kadar olan coğrafyanın ağırlık merkezidir.
***
Türk siyaset kurumu sıklet merkezine insanı almış; insan, güvenlik ve huzur üzerine inşa ettiği siyasetiyle coğrafyanın emin devleti olmuştur. Enerji ve tahıl koridorunda oynadığı rol, uluslararası kamuoyunda karşılık ve takdir toplamıştır. CHS’minin ikinci beş yılı, Türkiye Yüzyılını’nın ilk beş yılıdır. Türk devlet aklı ve siyaset kurumu, ağırlık merkezini oluşturduğu siyasi coğrafyada, kazanımlarını koruyarak bölgedeki emin devlet rolüyle milli ekonomisini, savunma sanayini, insan ve huzur odaklı sosyal siyasetini arttırarak devam edecektir. Cumhuriyet kuruluşu sonrası; yeni sistem CHS ile doğum ya da dönüşüm sancısıyla geçişini tamamlamıştır. Seçmen de bunu görerek sisteme ve siyasilerine sahip çıkmıştır. Gelecek asır, Türkiye Yüzyılıdır. Bu bakışla, muhalefet ya da Türkiye’nin paydaşları büyük resimde yer almak istiyorlarsa mevzi ve pozisyonlarını doğru konumlandırmalıdırlar.