Ege Denizi ve adalar meselesi MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye hediye edilen ‘Denizlerdeki Misak-ı Millimiz’ isimli harita sonrası gündemden düşmeden yerini korumaktadır. Ege denizindeki Türk karasuları ve adalarının resmedildiği haritayı gördükten sonra Yunan siyaset kurumu çılgına dönmüş bir vaziyette okyanus ötesi ve uluslararası partnerlerinden destek arama mücadelesine girişmiştir. Hukuksuz işgal ettiği, gayri askeri statüde olması gereken adaları silahlandırması Arsız Miçonun siyasi kimliği haline gelmiştir. Şimdiye kadar Yunan siyaset kurumu Türk ve Türkiye Cumhuriyeti düşmanlığını haritalar ve anlamsız ada ziyaretleriyle defalarca göstermiştir. Türk devlet aklı ve siyaset kurumu da nereye kadar gidebileceklerini görmek adına sükûneti koruyarak Yunan orta oyunu izlemektedir.
***
Fakat harita krizi sonrası Yunan siyaset kurumunun arsızlıkları unutulmuş, Yunan siyasiler ve askeri personelleri, transatlantik aklıyla birlikte Girit Adası’nın derdine düşmüşlerdir. Denizlerdeki Misak-ı Millimiz adındaki haritada diğer adalar da vardır. Fakat ne hikmetse Atina DC aklı, Girit’in Türk adası olduğu fikrinin üzerine gitmiştir. Peki Atina DC tarafından Girit’i bu kadar önemli kılan nedir?
***
Girit Adası’nın kuzeybatı sahilinde Suda kasabası yakınlarında Akrotiri yarım adası ile Drapona Burnu arasındaki körfez yaklaşık 15 km uzunluğunda doğal bir liman konumundadır. Körfezin iki tarafını da yükselen tepeler Suda Körfezini gizli tutarak korumaktadır. Bu özel konum da Suda körfezinin askeri bir liman ve deniz üssü olmasını sağlamıştır. Suda deniz üssü NATO adı altında ABD deniz ve hava kuvvetlerinin kullandığı Ege denizi ve Akdeniz’i birbirinden ayıran sınır taşı niteliğindeki Girit’in en stratejik konumudur.
***
Girit Adası ve Suda deniz üssü konumu itibariyle Ege denizi ve Akdeniz geçişlerini kontrol edebilen, Yunanistan karası ve Türkiye’nin Ege illerine hakim bir noktadır. Kıbrıs adası sonrası en stratejik konumdaki Ege ve Akdeniz adasıdır. Yunan siyaset kurumu NATO adı altında okyanus ötesi büyük devleti ABD’yi topraklarında konuşlandırarak bir nevi kendini de işgal ettirmektedir. Çünkü NATO üsleri doğal ortaklıktan kaynaklı sayıları çokça aşarak ABD ordusunun kışlası konumuna gelmiştir. ABD’nin Suda üssü varlığı ve planları hava ve deniz birliklerinin konuşlanması şeklindedir. ABD hava kuvvetlerine bağlı F-35 ve F-15 savaş uçaklarıyla birlikte 500’e yakın askeri personel Suda üssü ve doğal olarak da Girit adasına konuşlanmaktadır. Yunan siyaset kurumu ve Atina DC aklı arttırdığı silahlanma hamlelerine ABD’ye çokça yer vererek devam etmektedir. Denizlerdeki Misak-ı Milli haritası sonrası içeride ve dışarıda karşıt söylemlerin kerameti, ABD’nin Suda üssünün gelecekte konuşulması ve tartışılması olasılığındandır.
***
Arsız Miço, harita sonrası “Bahse konu harita, milli devlet politikası mı?” diye sormuştu. Şimdi Miço’ya bir soru da ben sorayım. Yunan ordusu hava ve zırhlı birlik askerlerinin tişörtlerine basılan temsili Kıbrıs adasından Türkiye haritasının söküldüğü figür bir avuç askerinizin mi yoksa Yunan silahlı kuvvetlerinin mi resmi görüşüdür?