Geçtiğimiz yazılarımda pandemi sonrası ve sürecinde insan sağlığı ve geleceğini düşünmek yerine gasp mantığı üzerine kurulu çıkar sağlama faaliyetleri yapan ülkelerin Doğu Akdeniz’e paydaş olduğunu belirtmiştim. Kıbrıs adası etrafı doğalgaz arama-çıkarma ve nakli başta Kıbrıs Rumları ve Yunanistan’ın beka meselesi olarak gördükleri şahsi ikbal hesapları yaptıkları en önemli konudur. Çözümü ‘ben’ üzerine kurdukları, ana mantığının gasp olduğu ütopik politikaları yaşama geçirmek istemektedirler. Akıl mantık ve çözüm üzerine kurulu fikirden uzak olan Yunanistan-İsrail güvenliğini öne sürerek Türkiye’nin ve dolaylı yoldan Kıbrıs Türklerinin haklı enerji mücadelesini baltalamak istemektedir.
***
Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis geçtiğimiz günlerde geniş bir heyetle İsrail ile Yunanistan’ın yürüttüğü enerji projelerini görüşmek üzere altı bakan ve ilgili muhataplarıyla Kudüs’e gitmiştir. Bahse konu toplantı sırasında İsrail’de yayın yapan İ24News kanalına beyanat veren Yunanistan Ulusal Güvenlik Danışmanı Alexandros Diakopoulos, yürütülen doğalgaz çalışmalarını kast ederek “Eğer Yunanistan teslim olursa, eğer bizi köşeye sıkıştırmayı ve resimden çıkarmayı başarırlarsa, o zaman İsrail bir noktada acı çekecektir. Türkiye, İsrail için İran’dan daha büyük bir tehdit haline gelir.” diyerek sözüm ona İran üzerinden Türkiye’yi İsrail düşmanı gösterme gafletine düşmüştür. Dış politika ve diplomasiden uzak, çözüm yerine kaos ve karmaşadan beslenen zihniyetin yaptığı bir açıklamadan öteye gidemeyecek talihsiz bir beyanattır.
***
Doğu Akdeniz’de Türkiye, Kıbrıs Türkleri ve kendi adına uluslararası hukukla desteklediği faaliyetleri ‘egemenlik haklarını’ koruma adına yapmaktadır. Türkiye’nin Suriye politikası, Kıbrıs Sorunu üzerine yürüttüğü diplomasi, Libya ile yaptığı münhasır ekonomik bölge anlaşması ve Libya’daki faaliyetleri, İsrail’i de ilgilendiren Filistin desteği Cumhuriyet Türkiye’sinin irade beyanıdır.
***
Yunanistan Ege adaları, Türkiye ile kara sınırındaki Suriyeli mültecilere yaklaşımı, Kıbrıs adasındaki geçmişte yaptıkları ve Doğu Akdeniz enerji politikasını gasp, talan ve yağma üzerine hukuksuz bir zemine oturtmaktadır. Bunlara ilave olarak da Ege adaları ve mülteci sorunun bahane ederek sözüm ona “Türkiye ile savaşa hazırız” kabilinden boş söylemlerde bulunmaktadır. Doğu Akdeniz ve stratejisine uygun güncel siyasette yürütülen faaliyetlere düşman ve tehdit oluşturabilecek bir siyasi varlık Yunanistan ve beyhude konuşan siyasi iradesi vardır.
***
Siyasi coğrafyasında barış, huzur ve insanlığa faydalı olmak üzerine irade beyanı yapan ülke Türkiye Cumhuriyeti’dir. Yunanistan ve paydaşları iyi bilmedir ki Türkiye aynı anda Suriye’de, Libya’da askeri ve siyasi faaliyetlerini yürütmektedir. Bunlara ilave olarak cihan devletlerinin desteğini alan PKK terör örgütüyle mücadele etmektedir. Doğu Akdeniz, Ege ve Karadeniz’de hukuk haklı zemininde enerji siyasetini yürütmektedir. Yunanistan ve Kıbrıs Rumları bahse konu coğrafyada menfaat edinmek ve huzur barış içinde varlık göstermek istiyorsa Ortadoğu ve Doğu Akdeniz’de liderlik iradesi beyan eden Türkiye ile çatışmadan uzak bir yaklaşımla diyalogda olmalıdır.