Amerikalı jeopolitik tahminci ve uluslararası ilişkiler stratejisti olan küresel olayların gidişatını analiz eden ve çevrimiçi bir yayın olan Geopolitical Futures‘ın kurucusu ve başkanı George Friedman, Türkiye’yi gelecekteki küresel güç dengelerinde önemli bir aktör olarak tanımlar. Friedman’a göre ‘’Türkiye; özellikle Avrupa, Orta Doğu ve Asya’nın kesişim noktasında stratejik bir konumda bulunduğu için önümüzdeki yüzyılda önemli bir bölgesel güç haline gelecektir’’ demektedir.
Friedman’ın Türkiye’ye atfettiği önemin bazı ana noktaları:
1. Stratejik Konum: Türkiye’nin Avrupa, Asya ve Orta Doğu’yu birbirine bağlayan jeopolitik konumu, gelecekte enerji koridorları ve ticaret yolları açısından daha da kritik bir hale gelecektir. Bu, onu bölgesel bir lider yapacaktır.
2. Askeri Güç ve Bölgesel İstikrar Sağlayıcılığı: Friedman, Türkiye’nin güçlü bir askeri yapıya sahip olduğunu ve gelecekte bölgesindeki boşlukları doldurup denge sağlayan bir güç olarak hareket edeceğini öngörür. NATO üyesi olmasının yanı sıra, Türkiye’nin bölgesel sorunlara müdahale yeteneği yükselecektir.
3. Ekonomik Güç ve Genç Nüfus: Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusu, ekonomik büyüme potansiyelini artıran bir unsurdur. Friedman, Türkiye’nin bu demografik avantajını kullanarak ekonomik büyümesini hızlandıracağını öngörür. Ayrıca enerji transit yollarında yer alması, ekonomik etkisini daha da artıracaktır.
4. Avrupa’nın Yükselen Gücü: Türkiye’nin özellikle Avrupa’daki nüfuzunun artacağı, AB ile ilişkilerinde önemli bir aktör olacağı ve Orta Doğu’daki boşluğu doldurarak Avrupa’nın güvenliği için de kilit rol oynayacağı tahmin edilir.
Friedman, Türkiye’nin hem bölgesel hem de küresel çapta dengeleri değiştirebilecek bir potansiyele sahip olduğunu ve bu yüzyılda jeopolitik bir yükselişe geçeceğini vurgular. Friedman; Polonya için de benzer şekilde Avrupa’da Almanya’nın baskısına karşı dengeleyici bir güç olacağını belirtir, ancak Türkiye’nin özellikle Orta Doğu ve Asya’daki stratejik rolü daha fazla ön plana çıkar. George Friedman Türkiye’nin tarihsel altyapısına dikkat çekmiştir. Özellikle, Türkiye’nin Osmanlı İmparatorluğu’nun mirasçısı olması ve bölgedeki tarihsel bağlarının, ülkenin jeopolitik önemini artırdığını vurgular. Friedman’a göre, Türkiye’nin geçmişten gelen bu köklü mirası, onu hem Orta Doğu’da hem de Avrupa’da benzersiz bir konuma yerleştirmektedir. Bu tarihsel altyapı, Türkiye’nin askeri ve diplomatik ilişkilerinde güçlü bir zemin oluşturmaktadır.
Türkiye 2. Cumhuriyet Yüzyılına sistem değişikliğiyle; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile güçlü siyasi liderlikle girmiştir. Yukarıdaki özet olarak aktardığım George Friedman’ın iki eserindeki Türkiye tespitleri devlet ve millet aklının çizdiği ve gördüğü süreci destekler mahiyettedir. İçerisinde bulunduğumuz an ve süreçte; Türk siyaset kurumunun ana aktörleri olarak tabir ettiğimiz, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan, MHP lideri Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in siyasi söylem ve çıkışları 2. Cumhuriyet yüzyılının doğum sancılarının göstergeleridir. Friedman’ın olası stratejik öngörüleri ve bölge okumasının yansımaları Türkiye’ye atfettiği liderlik ve coğrafyadaki askeri güç olması, Türkiye’nin iç barışını sağlamasıyla mümkündür. MHP Lideri Sn. Bahçeli’nin grup toplantısında yaptığı çıkış ve siyasi derinlik, liderlik ülküsü olan Türkiye’nin yol haritasındaki bir evredir. Misakı Milli içerisinde bölücü terör örgütünün bitirilmesi, kurucu ve Gazi unvanına sahip TBMM’den terör iltisaklı üyelerin temizlenmesi, kurtuluş ve kuruluş evresindeki milli meclisin günümüzde tecelli etmesi ‘Güçlü Türkiye ülküsünün’ yol haritası olmalıdır.
Türkiye dün Kurtuluş Savaşı evresinde olduğu gibi dünya insanlığına umut, emperyalist üç beş devletin sömürüsü altındaki ülke ve milletlere günümüzde de örnek ve lider olacak kudret ve güçtedir. Dünya siyasi siteminin sınandığı, ekonomik burhanlar. Covid-19 sonrası sürecin dünden farklı olması, dijitalleşmeyle gelen bilgi akışı ve küçülen dünya da Türkiye; kurucu iradenin hedeflediği muasır medeniyet seviyesine gelmesi için Atatürk ilke ve inkılaplarına sadık kalarak, güçlü bir siyasi liderlikle ulaşacaktır.
Bizler için bazı söylem ve eylemler baktığımız ve durduğumuz nokta itibariyle kaos ve düş kırıklığı olabilir, lakin sistemi yöneten akıl ve mantığın kişisel duygu ve ihtirasları olmadan sistemi yönetmesi gerekmektedir. Bu suretle de yaralara, akıl mantık ve millet ferasetiyle yaklaşarak çözmek sorundadır.
Sabır, inanç ve akılla olayları izleyerek vatandaşlık görevlerimizin getirdiği ödevleri yerine getirerek yükselen değer ve stratejik vizyon Türkiye’yi izleyelim.
Türkiye Yüzyılında insanlığın barış ve huzuru Türkiye Cumhuriyeti Devletidir.
Kitap: George Friedman’ın ‘’Gelecek 100 Yıl’’ adlı kitabını okumanızı tavsiye ediyorum.
Kalın Sağlıcakla…