İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

128-Kader Seçimi 28.06.2018

Zaman dediğimiz kavram tarih ve saat olarak belli olduğunda çok uzun olsa bile biraz sabır ve sükunetle beklenildiğinde aylar, günler, haftalar çok çabuk geçer ve hedeflenen tarih gelir. Bu zaman kavramı 24 Haziran gecesi için de geçerli oldu. 15 Temmuz gecesi sonrası Türkiye Cumhuriyeti siyasi yaşamı ve devlet yürütmesi Milli Güvenlik ve devletin bekası bağlamından şekillendirilmeye başlandı. 15 Temmuz sonrası OHAL yönetimi ile devlet kurumları tabiri yerinde olursa bağırsaklarını temizlemeye başladı. İçte ve dışta iş birliği içinde olan ihanet odakları, kamu kurum ve özel kuruluşlarda temizlendi. 16 Nisan referandumu ile de Milli Güvenliğimizin gereksinimi olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi için halk oylaması yapıldı. Devletin bekası için milletçe bu oylamada ‘Evet’ dedik. Sonrasında sistem kendi içerisinde değişime başladı. MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli Beyin gördüğü lüzum üzerine 24 Haziran’da AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile ortak tarih 24 Haziran’da seçim kararı alındı. 15 Temmuz sonrası başlayan küresel ihanet odaklarıyla mücadele milli güvenlik bağlamında 24 Haziran gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ittifakın %52 ve üstü aldığı oyla farklı bir boyuta geçmiştir. Yeni sistemle devletimiz daha işlevsel, daha atik, evrak ve teferruattan arınmış bir hale gelecektir. 24 Haziran gecesi Türkiye’de demokrasi kazanmıştır. Toplumsal huzur tahsis edilmiş, millet ve devlet bir olmuştur. Halkımızın büyük çoğunluğu önceliğinin güvenlik siyaseti olduğu da görülmüştür. Bu süreç ülkemiz için refah ve aydınlık günlerinin habercisidir. Ülkemiz iç barışını sağlamış ekonomik ve siyasi tıkanıklıklardan kurtulmuş güzel günlere gidecektir. Biraz sabır, biraz inanç bu süreci atlatmak için yeterlidir. Unutmayın, dik durmak ile dikilmenin arasında ince ve keskin bir hat vardır.

Siyasi Mühendislik

Siyaset kurumunda oyun kurmak ve yönetmek satranç oynamaya benzer. Nerede nasıl hamle yapacağınızı bilmezseniz oyunu kaybeder, siyaset kurumunda kaybedenler kulübüne üye olursunuz. Son 16 yıllık Türkiye siyasi yaşamını 15 Temmuz öncesi ve sonrası devre olarak ayırmalıyız: 2002’de AK Parti iktidarı ile başlayan süreç, 15 Temmuz sonrasından 24 Haziran’a gelen evre. TBMM’de sandalye sayısıyla bakıldığında muhalefetin küçük partisi MHP’dir, fakat düşünce ve icrada ise iktidardır. 2002 yılından itibaren siyasi mühendislikle Türk siyasetinde MHP lideri Devlet Bahçeli Bey büyük fotoğrafta ülke ve devlet menfaati doğrultusunda devlet aklıyla siyaseti dizayn etmektedir. 15 Temmuz sonrası 16 Nisan ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ halk oylaması, halk onayı alındıktan sonra sistemin yaşama geçmesi için çalışmalar ve 24 Haziran süreci Sayın Bahçeli’nin eseridir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile yürüttükleri ortak milli siyaset 24 Haziran’da zaferle sandıktan çıkmıştır. Türk Devlet yapısı Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yeni bir yönetime kavuşacaktır.

Bu bağlamda KKTC’de siyaset yapıcı aktörler, Türkiye örneğinde olduğu gibi KKTC – Güney Kıbrıs ilişkileri başta olmak üzere Kuzey Kıbrıs’ın kaderini etkileyecek olan siyasi hamlelerde duygusal bağ ve düşünceden ziyade analitik zekâ ve pragmatist yaklaşımla fikirlerini ve Kıbrıs Türk halkını başarı ile temsil etmelidirler.